Dünyada bir başka eğitim devrimcisi olan ve 21. yüzyıla damgasını vuran Salman Khan'dan bu içeriğimde bahsetmek isterim. Asıl çıkışı dijital / online okul (Khan Academy) ile olmasına rağmen Salman Khan'da biliyor ki "insan insana dokunuşu olmayan, fiziksel insan temasını, iletişimini bütünüyle yok eden, yok sayan bir modelin" yaşama ya da tam anlamıyla yararlı olma ihtimali yok. Bu doğrultuda laboratuvar okulunda öğrenciler özellikle cuma günleri Salman Khan ile sohbet ediyorlar. Sohbet konuları dünyayı değiştirebilecek teknolojiler, kendi kendine giden arabalar, sanal gerçeklik, insan ömrünün uzatılması, robotlar, uzay hakkında olabiliyor. Birlikte her konunun kolaylaştırıcı, zorlaştırıcı tarafları, problem yaratabilecek senaryolar, beklentiler, çözümler üzerinde irdelemeler, düşünce egzersizleri yapıyorlar.
Hemen her konuda yapılan sohbetler okulda geçirilen zamanın önemli bir kısmını kaplıyor. Öğretmenlere düşen en önemli görev, çocukları daha da yaratıcı, farklı düşünmeye yönlendirecek kışkırtıcı, tetikleyici sorular, yorumlar yaparak onların daha fazla, kapsamlı, yenilikçi, inovatif düşünmesine zemin hazırlamak. Sadece gerektiği, duraklandığı, dağınıldığı zaman sohbeti modere etmek, çocukların odaklanmalarına yardımcı olmak. Ama bunları daima doğal ve sınırlamaksızın yapmak. Asla yargılamamak, üstencil davranmamak, onlarla birlikte sohbete dahil olmak.
Okulda sıralar, dizilmeler yok. Sınıflarda, çalışma ortamlarında öğrenciler seviyelere ayrılmaksızın farklı yaş grupları olarak bir arada projeler üzerinden çalışıyorlar. Geleneksel ev ödevi verilmiyor. Öğrenciler kendi ders programlarını kendileri oluşturuyor, günlük ve dönemlik hedeflerini kendileri belirliyorlar. Öğretmenler onlara sadece yardımcı oluyorlar. Okulda sıradan bir günde bazı öğenciler bir fon kağıdına bayraklar ve haritalar çizerek politika konuşurken, bir başka tarafta bir diğer grup Shrek'in tiyatro versiyonunun provasını yapabiliyor. Başka bir odada ise bir çocuk sessizce günlüğüne bir şeyler yazabiliyor.
Bilgiye değil anlam üzerine yoğunlaşılıyor. Bilginin ne anlama geldiği, gelebileceği üzerine odaklanılıyor. Anlamlandırma yeteneği geliştiriliyor. Sadece öğretmenler değil, yaşça büyük öğrenciler de kendilerinden küçüklere ara sıra değil, sürekli mentorluk yapıyorlar. Örneğin büyükler birbirlerine ve küçüklere nazik yaklaşım gösterdiğinde onlar da saygılı davranmaları gerektiğini hissediyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder