Logo

Logo

27 Kasım 2021 Cumartesi

Working Out Loud (Part 16) - Pay yourself first

Gelişiminizin ve kariyerinizin önündeki en büyük bariyerlerden biri hiç kuşkusuz sürekli meşguliyet hissi olabilir. Zamanı değerli bir kaynak olarak ele alın ve önce kendinize yatırım yapmanız gerektiğini hatırlayın. Başkaları için sağlayacağınız katma değer ile uzun vadeli faydanın yollarını da bir yandan arayın. İlişki ağınızı hızlı bir şekilde genişletmeniz için hedefinizle / amacınızla kesişen insanlara ulaşabileceğiniz ortamları (örn. online topluluklar) keşfedin. Working Out Loud'un kalbinde yer alan insanların karşılıklı sinyal alışverişi ait olma ve benzerlik kapsamında sosyal bağlar oluşturuyor. Bu sinyaller ve aidiyet ipuçları "Seni görüyorum", "Sana değer veriyorum", "Ortak bir geleceğimiz var" şeklinde iletişimi beraberinde getiriyor. Bu sinyalleri karşı tarafa ilettiğimizde kendimizi güvende ve kabul görmüş olarak hissediyoruz. Bu sinyallerin olmadığı durumlarda ise belirsizlik ve kaygının artması söz konusu oluyor.

1 dakikalık egzersiz: Yapılan bir araştırmaya göre bireylerin tahmini cep telefonu kullanım süreleri ile reelde harcadıkları zaman karşılaştırıldığında fiili olarak mobilde 2 kat daha fazla aktif oldukları ortaya çıktı. Bu doğrultuda esasında insanların ne denli sık akıllı telefonlarını kontrol ettikleriyle ilgili farkındalıklarının düşük olduğu anlaşılıyor. Bir dakika boyunca cep telefonunuzda geçirmiş olduğunuz süreyi düşünün. Kullanım esnasında bilinçli tercihler mi yapıyorsunuz ya da sadece reaksiyon mi gösteriyorsunuz?

5 dakikalık egzersiz: Bugün normalde ilgi alanınıza girmeyecek bir insana selamlayarak dikkatinizi verin veya işiyle ilgili takdir edin. Bu kişi belki lavaboyu temizleyen, çevre düzenlemesini gerçekleştiren veya genel olarak sunduğu hizmetini hafife aldığımız birisi olabilir. Katkınızı sağladığınız anda özellikle neler hissettiğinizi göz önünde bulundurun. Ayrıca karşınızdaki insanın yüzündeki ifadeye dikkat edin ve onun da hissiyatını anlamaya çalışın.

14 Kasım 2021 Pazar

Hayatımıza giren yeni kavram "Workation" ne mi?

Başkalarının tatil yaptığı yerlerde çalışmaya ne dersiniz? İş ve tatil artık zıtlık etkisi yaratmak zorunda kalmayabilir. Esnek modeller modern iş dünyasında giderek daha popüler hale geliyor. "Workation" iş ve tatil arasındaki sınırları yumuşatan bir kavram olarak hayatımıza girdi. Workation dünyanın en güzel noktalarında - başkalarının tatile gittiği yerlerde - sizin çalışmanıza izin verir. IT uzmanları, Youtube fenomenleri, tasarımcılar; esasında dijital olarak çalışabilen ve lokasyondan bağımsız iş yapabilen herkes Workation'dan haberdar olmalıdır.

Workation İngilizce “iş” ve “tatil” terimlerinden oluşan hibrid bir kelimedir. Bordrolu çalışanların veya serbest meslek sahiplerinin tatil amaçlı yerlere gidip mesleki faaliyetlerini sürdürdükleri bir çalışma biçimini tanımlar. Burada odaklanılması gereken nokta genellikle birbiriyle çelişkili olarak adlandırılan tatil ve işin birleştirilmesidir. Başlıca amacının gençlerin dünyayı dolaşarak ve yarı zamanlı işler yoluyla hayatlarını finanse ederek kişisel farkındalıklarını artırdıkları "Work & Travel"'in aksine Workation, diğerlerinin tatile gittiği yerlerde asıl işin icra edilmesi anlamına geliyor.

Workation periyodu birkaç gün, hafta veya daha uzun bir süre için olabilir. Özellikle işlerini dijital ortamda yapabilen ve ofiste / tesiste bulunma zorunluluğu gerektirmeyen bordrolu veya serbest çalışanlar Bali, Seyşeller adası veya Avustralya gibi insanların rüyalarını süsleyen yerlerde çalışabilirler. Örneğin soğuk aylarda yaşam merkezlerini Mallorca veya Kanarya Adaları'na taşımak için kıştan kaçanlarda Workation dalgasına kendilerini kaptırabilirler.

Sizce de kulağa hoş gelmiyor mu? :)

6 Kasım 2021 Cumartesi

Sizin para karakteriniz nedir? (Part 2)

  • Yaratıcı artist: "Benim para pulla işim olmaz" diyenlerdenseniz muhtemelen size özgü bir ekstra yeteneğe sahip olabilirsiniz. Hayat tarafından size bağışlanan bir "hediye" gibi de düşünebilirsiniz (örn. ressam, oyuncu, müzisyen). Manevi değerlere ve iç dünyalarına o kadar odaklıdırlar ki paraya pek anlam yüklemezler. Bütçe, birikim ve yatırım gibi hedefleri yoktur. Hem finansal özgürlüğü oldukça önemserler hem de bunun için pek gayret sarf etmek istemezler.
  • Patron: Eğer paradan anladığınızı sürekli iddia ediyorsanız ve çevrenizdeki insanları da paranın gücüyle yönetiyorsanız, bilin ki bu para karakteri sizinle özdeşleşiyordur. İnsan ilişkilerinde kontrol ve manipülasyon amaçlı parayı araç olarak kullanırlar (örn. çocukların harçlığını ceza olarak kesiyorsanız ya da tam tersi çocukları kazanmak için bol hediyeye başvuruyorsanız). Önce yatırım yapıp sonrasında harcamayı tercih ederler.
  • Mücadeleci: Para yönetiminde dengeli hareket eden profillerdir. Bu kişilerin para ile olan ilişkilerinde farkındalıkları yüksektir. Hedef odaklı yatırımlarını gerçekleştirirler. Bütçe disiplinini korumaya özen gösterirler. Emlak, hisse senetleri ve altın gibi yatırım araçlarına odaklanmaya eğilimlidirler.
  • Sihirbaz: Şayet parayı bulma konusunda hiç bir endişeniz yoksa ve bolluk perspektifine inanıyorsanız, bu para karakteri size cuk diye oturuyor. Bu tipte kişiler yatırım faaliyetlerini de ertelerler, zira parayı istedikleri an yaratacaklarına olan inançları yüksektir.
Eminim ki, yaşamış olduğumuz toplumda sizlerin de çevrenizde her bir para karakterinin ağır bastığı insanlar pekala vardır. Kanaatimce en ideal karma mücadeleci ve sihirbaz olunması yönünde. Yaşamımızda bir çok unsurda olduğu gibi paraya yönelik bakış açımızın da dengeli ve tutarlı olması güzel.