Turumuzun 6. gününde Lizbon'a veda ederken Portekiz'de çalışan kent olarak adlandırılan Porto'ya doğru ilerleyeceğiz. Yol boyunca yine görülmeye değer farklı yerleri de keşfetmenin heyecanı içerisindeyiz. İlk durağımız iki katlı beyaz evleri ve sarmaşıkları ile sarılmış tarihi surları olan Obidos oluyor. 2300 yıllık Portekiz kasabası olan Obidos'da vişne likörünü tatmadan ve almadan ayrılmamanızı tavsiye ederim. Hızımızı kaybetmeden devam ediyoruz ve soluğu Portekiz'in kutsal mekanı olarak bilinen Fatima'da alıyoruz. Burası katolik hristiyanlar için dünyaca ünlü haç merkezi olarak hizmet veriyor ve din turizmine ciddi bir ekonomik katkı sağlıyor.
Gezimizin bir sonraki noktası görülmeye değer sahiliyle şirin bir balıkçı kasabası olan Nazare oluyor. Burası Avrupa'nın önde gelen surf merkezlerinden biri olarak kabul ediliyor ve kış mevsiminde Atlantik okyanusunun dalgaları 30 metreye kadar yükselebiliyor. Dolu dolu geçen bir günde sırada Portekiz'in Venedik'i olarak algılanan ve tuzuyla ünlü Aviero şehri var. Kentin içinden geçen kanallar, gondollar ve nehir köprüsü buraya ayrı bir hava katıyor. Akşam yemeğinde Portekiz'in ulusal yemeği olan Bacalhau'yu tattıktan sonra şarabıyla popüler olan Porto'ya ulaşıyoruz. Porto şarabının ününü İngiliz tüketicilere borçlu olduğunu belirtmekte fayda var. Zira İngilizler sayesinde Portekiz'liler özgürlüklerini kazanmışlar. Ertesi gün daha kapsamlı gezeceğimiz Porto'da hiç vakit kaybetmeden ufak bir ekiple - hafif yağmur çiselese bile - bir şarap evinde atıştırmalıklar eşliğinde günü tamamlıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder