Logo

Logo

16 Kasım 2025 Pazar

Cassandra sendromu: Kimse sizi dinlemiyor gibi hissettiğiniz o anlara bilimsel bir açıklama

Hadi dürüst olalım…
Hayatınızda en az bir kez “Ben size söylemiştim!” demişsinizdir.
Ama tabii ki iş işten geçtikten sonra.

İşte tam o anda mitoloji sessizce kulağınıza fısıldar:
“Hoş geldin Cassandra sendromu…”

Peki nedir bu gizemli kavram ve neden modern çalışma hayatında bu kadar yaygın?

Hazırsanız hem biraz güleceğiz, hem biraz düşündüreceğiz, hem de “Aaa, bu benmiş!” diyeceksiniz.


🧿 Cassandra kimdi, neden bu kadar dram yaşıyordu?

Antik Yunan mitolojisinde Cassandra geleceği görme yeteneği olan bir kehanet ustasıydı.
Sorun şu ki: Kimse ona inanmıyordu.

Evet, tıpkı bir toplantıda ısrarla riskleri anlatıp kimsenin sizi dinlemediği o an gibi.
Ya da uyardığınız bir şeyin tam da dediğiniz gibi patlaması…

Cassandra’nın laneti buydu:
Doğruyu söylüyordu ama kimse ciddiye almıyordu.

Şimdi kendinize sorun…
“Benim de zaman zaman böyle hissettiğim olmuyor mu?”


🎯 Modern çağda Cassandra sendromu ne demek?

Bugünün dünyasında Cassandra sendromu
🔹 Tehlikeyi, riski, problemi erken fark edip
🔹 Defalarca uyarmanıza rağmen
🔹 Kimsenin sizi kaale almaması
durumunu ifade ediyor.

Kısacası:
Haklı çıkmanın ironik şekilde hiç de mutlu hissettirmediği sendrom.

Özellikle iş dünyasında nasıl karşımıza çıkıyor?


💼 İş hayatının sessiz kahramanları: “Görmüştüm ama dinlemediniz…”

Cassandra sendromu sıkça şu alanlarda ortaya çıkar:

✔️ Proje yönetiminde

“Bu timeline gerçekçi değil” dersiniz.
Sonra deadline yaklaşır…
Ve herkes mucize bekler.

✔️ İK ve organizasyonel değişimlerde

“Bu ekip bu tempoda tükenir” dersiniz.
Tükenirler.

✔️ Müşteri ilişkilerinde

“Müşteri bu koşullarda kayar” dersiniz.
Kayar.

✔️ Teknik ekiplerde

“Bu sistem güncellenmezse çöker” dersiniz.
Çöker.

Ve tabii sonunda size dönerler:
“Keşke daha önce söyleseydin…”

🙂🙂🙂
(Söylediniz. Kayda alınmadı.)


🧠 Peki neden insanlar böyle?

Bilimsel açıklamalar var;

  • Onaylama eğilimi: Sadece duymak istedikleri bilgiyi duyuyorlar.

  • Aşırı iyimserlik yanılgısı: “Bize bir şey olmaz.”

  • Statüko etkisi: Değişmek yerine görmezden gelmek daha kolay.

  • Karar verici egosu: “Biz yıllardır böyle yapıyoruz.”

Sonuç?
Cassandra haklı çıkmaya devam eder.


🌈 Bu sendromu yaşayanlara mini rehber


✔️ Bukalemun gibi anlatım şeklinizi değiştirin

Herkes aynı tarz iletişime tepki vermez.

✔️ Veriyi yanınıza alın

Rakamlar, grafikler, örnekler “duvarları yumuşatır.”

✔️ Müttefikler bulun

Bir kişinin sesi kolay susturulur; bir grubunki zor.

✔️ “Ben söyledim” demeyin

Söylemek yerine kanıtlayın, gösterin, senaryolaştırın.


🪄 Sonuç: Belki de siz bir Cassandra’sınız…

Ve bu kötü bir şey değil!
Erken görmek, büyük resmi anlamak, riskleri sezmek büyük bir beceri.

Ama unutmayın:
Gördüğünüzü anlatma biçiminizi değiştirmek bazen gerçeğin kendisinden daha kritik olabilir.

Kısacası:
Cassandra sendromu dramatik görünse de,
doğru yönetildiğinde sizi “diğerlerinden daha farkındalıklı” bir profesyonel yapar.

Ve kim bilir…
Belki de bir gün biri çıkıp şunu der:
“İyi ki seni dinlemişiz.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder