Logo

Logo

1 Kasım 2025 Cumartesi

🎭 Hipokrasi: “Başkalarına ders verip kendisi sınıfı geçemeyenler kulübü”

Bir gün hepimiz biraz hipokrat olabiliriz.

Ama neyse ki tıp diploması gerekmiyor - sadece bolca ikiyüzlülük enerjisi yeterli. 😏 


💬 Peki “hipokrasi” nedir?

Latince kökenli bu kelime “hypocrisis”, yani “rol yapmak, olduğundan farklı görünmek” anlamına gelir.

Kısaca:

Söylediğiyle yaptığı arasında kilometrelerce fark olan davranış biçimi.

Modern versiyonu ise şöyle işler:

  • “Ben asla dedikodu yapmam.” (…ama az sonra WhatsApp grubu sessizce açılır.)

  • “Biz şeffaf bir şirketiz.” (…ama maaşlar sır gibi saklanır.)

  • “Ben doğallıktan yanayım.” (…ama 5 filtreyle story atar.)

İşte karşınızda Hipokrasi 5.0 - dijital çağın en hızlı yayılan davranış virüsü.


🎭 Hipokrasi neden bu kadar yaygın?

Çünkü hepimiz sevilmek, onaylanmak ve “iyi görünmek” istiyoruz.
Ama aynı zamanda mükemmel olamadığımızı da biliyoruz.
Bu ikisi arasında sıkışınca… devreye giriyor o meşhur maske. 🎭

“Gerçek ben” arka planda kalıyor,
“Beğenilen ben” sahneye çıkıyor.

Ve böylece toplumsal tiyatro başlıyor.
Kimi kahraman, kimi kurban, kimi yönetici rolünde - ama herkes biraz oyuncu.


🧠 Hipokrasi sadece kişisel değil, kurumsal da olabilir

Aslında bireylerin değil, bazen organizasyonların da hipokrasisi vardır.
Kurumsal iletişim diliyle:

  • “Çalışanlarımız bizim en büyük değerimiz.”
    (…ama kimse izin kullanmaya cesaret edemez.)

  • “Biz sürdürülebilirliğe önem veriyoruz.”
    (…ama her lansmanda yüzlerce tek kullanımlık bardak dağıtılır.)

  • “Açık iletişime inanıyoruz.”
    (…ama eleştiri yapan bir daha toplantıya çağrılmaz.)

Hipokrasi vizyon sunumlarında güçlü, gerçek hayatta sessiz bir fenomendir.


😅 Neden gülüyoruz peki? Çünkü tanıdık geliyor.

Hepimiz bu çelişkinin içindeyiz:
Bir yandan “samimiyet”i yüceltiyoruz,
ama diğer yandan “gerçek benliğimizi” göstermekten çekiniyoruz.

Yani hipokrasi biraz da insan olmanın yan etkisi.
Kendini koruma refleksiyle büyüyen bir toplumsal alışkanlık.


🌱 Peki çözüm ne?

Hipokrasiyi yok etmek değil, farkına varmak.
Kendini dürüstçe sorgulayabilmek:

  • Gerçekten inandığım şeyi mi söylüyorum?

  • Yoksa söylenmesi gerekeni mi?

Ve bazen de basitçe şunu diyebilmek:

“Evet, bu konuda ben de çelişiyorum.”

Çünkü samimiyet mükemmellik değil - şeffaflık ister.


💬 Son söz:

“Hipokrasi dürüstlük maskesi takmış korkudur.”

Ve en cesur eylem o maskeyi yavaşça çıkarmaktır. 🎭


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder